Featured

Carl Sagan ve Marihuana Üzerine

Bu makale, 1971'de yayımlanan Marihuana Reconsidered (Marihuana Gözden Geçirildi) adlı kitap için 1969 yılında yazıldı. Sagan o yıllarda...

21 Nisan 2010 Çarşamba

"How's it going to end?"

"Hayat, biz gelecek için planlar yaparken başımızdan geçenlerdir"deki gibi, sürekli kötü şeyleri atlatıp düzelmeye çalışıyor, düzelecek diyor, düzeleceği zamanı kestirmeye çalışıyor ve uzun çabalardan sonra mutlu da oluyorsun. Tabi bu uzun sürmüyor, bu sefer çok farklı bir şey çıkıyor karşına, ama hissettirdiği duygular hep aynı: Çok önemli bir sınava, ameliyata girerkenki ya da sonucu tamamen sana bağlı önemli bir işe başlarkenki hisle aynı. O çok önemli iş, sınav, ameliyat senin hayatın aslında, ve genelde bir şekilde halloluyor. Ama kusursuz bir iş çıkarman, tekrar eski sağlığına kavuşman ya da 100 alman o kadar zor ki... Tecrübeler seni güçlendiriyor mu, yoksa yoruyor mu?

Aslında hayatın çoğu, hayatı düzeltmek için çabalamakla, yorulmakla, sıkılmakla geçiyor. Beynini saran, dış dünyayla ilişkini ayıran bir perde oluşuyor, sürekli alkollüymüşsün gibi dinç düşünemiyorsun. Düzelmek için çabalaman gerekirken, sorunlar bu çabalama sürecini zorlaştırıyor, sorunlara yoğunlaşıyorsun, çözümlere başlayamıyorsun. Tam bir kısır döngü. Üzüldüğüne üzülüyorsun bir süre sonra; 1 saat önce hayat çok güzel derken, 2. saatte yine eskisi gibisin. Anı yaşayayım diyorsun, karakterin izin vermiyor. Çalışayım diyorsun, karakterin izin vermiyor. O zaman karakterimi değiştireyim diyorsun, bu sefer zaman izin vermiyor.

Sonra da hayattaki "gerçekleşmesini istediğin hayalin" sadece ıssız bir adaya düşmek oluyor, yanına 3 şey bile almak istemiyorsun.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder